November 24, 2020
Veritabanı genellikle bir bilgisayar sisteminde elektronik olarak depolanan yapılandırılmış bilgi veya veriden oluşan düzenli bir koleksiyondur. Veritabanı genellikle bir veritabanı yönetim sistemi (DBMS) ile kontrol edilir. Veri ve DBMS ve aynı zamanda bunlarla ilişkili uygulama yazılımları bir araya getirildiğinde sıklıkla yalnızca veritabanı olarak kısaltılan veritabanı sistemi olarak ifade edilir.
Günümüzde operasyonda kullanılan en yaygın veritabanı türlerindeki veri genellikle işlemeyi ve veri sorgulamayı verimli hale getirmek üzere bir dizi tablodaki satırlarda ve sütunlarda modellenir. Böylece veri kolayca erişilebilir, yönetilebilir, değiştirilebilir, güncellenebilir, kontrol edilebilir ve organize edilebilir hale getirilir. Çoğu veritabanında veri yazma ve sorgulama için yapılandırılmış sorgu dili (SQL) kullanılır.
SQL verileri sorgulamak, değiştirmek ve tanımlamak ve aynı zamanda erişim kontrolü sağlamak üzere neredeyse tüm ilişkisel veritabanlarında kullanılan bir programlama dilidir. SQL ilk olarak 1970'li yıllarda Oracle'ın büyük katkıları ile IBM'de geliştirilmiş ve daha sonra SQL ANSI standardı uygulanmış ve SQL IBM, Oracle ve Microsoft gibi şirketlerden pek çok uzantının temelini atmıştır. SQL günümüzde oldukça yaygın bir şekilde kullanılsa da yeni programlama dilleri geliştirilmeye başlandı.
Veritabanları, 1960'lı yılların başlarında ortaya çıkmalarından bu yana radikal bir evrim sürecinden geçmiştir. Hiyerarşik veritabanı gibi navigasyonel veritabanları (ağaç benzeri bir modeli temel alır ve yalnızca bir kaynaktan çoklu alıcıya doğru ilişkiye olanak sağlar) ve ağ veritabanı (çoklu ilişkilere olanak sağlayan daha esnek bir model), verileri depolamak ve değiştirmek üzere kullanılan orijinal sistemlerdi. Bu ilk sistemler kolay olsa da esnekti. 1980'li yıllarda ilişkisel veritabanları popüler oldu ve ardından 1990'lı yıllarda nesne odaklı veritabanları ortaya çıktı. Daha yakın bir zamanda ise, internetin büyümesine ve yapılandırılmamış verilerin daha hızlı bir şekilde işlenmesine duyulan ihtiyaca yanıt olarak NoSQL veritabanları kullanılmaya başlandı. Günümüzde ise bulut veritabanları ve kendi kendini yöneten veritabanları veri toplama, depolama, yönetme ve kullanma konusunda çığır açıyor.
Hem veritabanları hem elektronik tablolar (ör. Microsoft Excel) bilgi depolamak için uygun yöntemlerdir. Aralarındaki temel farklar şu şekilde sıralanabilir:
Elektronik tablolar orijinal olarak tek kullanıcı için tasarlanmış olup özellikleri bu amacı yansıtmaktadır. Muazzam düzeyde karmaşık veri manipülasyonuna ihtiyaç duymayan tek veya az sayıda kullanıcı için harika bir seçenektir. Diğer yandan veritabanları ise çok daha yüksek miktarda, kimi zaman devasa miktarlarda bilgi koleksiyonlarını barındırmak üzere tasarlanmıştır. Veritabanları, oldukça karmaşık bir mantık ve dil kullanımıyla aynı anda birden fazla kullanıcının hızlı ve güvenli bir şekilde verilere erişmesine ve veri sorgulamasına olanak sağlar.
Çok sayıda farklı veritabanı türü bulunur. Belirli bir kurum için en iyi veritabanı, söz konusu kurumun verileri nasıl kullanmayı amaçladığına bağlı olarak değişiklik gösterir.
Günümüzde onlarca veritabanı türü kullanılmaktadır. Daha az yaygın olan diğer veritabanları bilimsel, finansal ya da diğer işlevlere özel olarak tasarlanmıştır. Farklı veritabanı türlerine ek olarak, bulut ve otomasyon gibi radikal ilerlemeler ve teknoloji geliştirme yaklaşımlarındaki değişiklikler veritabanlarının rotasını yepyeni yerlere çeviriyor. En yeni veritabanlarından bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Veritabanı yazılımı dosya ve kayıt oluşturmayı, veri girişini, veri düzenlemeyi, güncellemeyi ve raporlamayı kolay hale getirerek veritabanı dosyalarını ve kayıtları oluşturmak, düzenlemek ve muhafaza etmek için kullanılır. Yazılım veri depolama, yedekleme ve raporlama, çok erişimli denetleme ve güvenlik de sağlar. Hırsızlık olayları artığından, güçlü veritabanı güvenliği günümüzde özellikle önem kazanmıştır. Veritabanı yazılımı bazen "veritabanı yönetim sistemi" (DBMS) olarak da adlandırılmaktadır.
Veritabanı yazılımı veri yönetimini daha kolay hale getirir ve kullanıcıların yapılandırılmış bir forma veri depolamalarına ve sonra buna erişmelerine olanak tanır. Genellikle veri oluşturmaya ve yönetmeye yardımcı olan bir grafiksel arayüzdür ve bazı durumlarda kullanıcılar veritabanı yazılımı kullanarak kendi veritabanlarını oluşturabilir.
Veritabanları tipik olarak veritabanı yönetim sistemi (DBMS) olarak bilinen kapsamlı bir veritabanı yazılım programını gerektirir. DBMS, veritabanı ve son kullanıcıları ya da programlar arasında bir arayüz işlevi görerek kullanıcıların bilgilerin nasıl organize ve optimize edildiğini yönetmesine, bilgileri almasına ve güncellemesine olanak sağlar. DBMS aynı zamanda veritabanlarına ilişkin gözetim ve kontrol faaliyetlerini kolaylaştırarak performans izleme, ince ayar ve yedekleme ve kurtarma gibi çeşitli yönetim operasyonlarının gerçekleştirilebilmesini sağlar.
Popüler veritabanı yazılımlarına ya da DBMS'lere MySQL, Microsoft Access, Microsoft SQL Server, FileMaker Pro, Oracle Database ve dBASE örnek olarak gösterilebilir.
MySQL SQL tabanlı bir açık kaynak ilişkisel veritabanı yönetim sistemidir. Web uygulama yazılımları için tasarlanıp optimize edilmiştir ve tüm platformlarda çalıştırılabilir. İnternet ile yeni ve farklı gereksinimlerin ortaya çıkmasıyla birlikte MySQL, web geliştiricileri ve web tabanlı uygulama yazılımları için tercih edilen seçenek hâline geldi. Milyonlarca sorguyu ve binlerce işlemi gerçekleştirmek üzere tasarlandığından MySQL, çoklu para transferlerini yönetmesi gereken e-ticaret işletmeleri için popüler bir tercih haline geldi. Talep üzerine esneklik, MySQL'in temel özelliğidir.
MySQL Airbnb, Uber, LinkedIn, Facebook, Twitter ve YouTube gibi dünya genelindeki başlıca web sitelerinin ve web tabanlı uygulama yazılımlarının ardındaki DBMS çözümüdür.
Internet of Things ile elde edilen devasa veri koleksiyonlarının dünya genelinde yaşamlar ve sektörler üzerinde yarattığı dönüşümle günümüz işletmeleri her zamankinden daha fazla veriye erişebiliyor. Yüzünü geleceğe dönen kurumlar, birden fazla sistemden elde edilen yüksek hacimlerde verileri analiz etmek üzere temel veri depolamanın ve temel işlemlerin ötesine geçmek için artık veritabanlarından yararlanabilir. Kurumlar, veritabanı, diğer bilişim ve iş zekâsı araçlarından yararlanarak daha verimli şekilde çalışmak, daha iyi bir karar alma sürecini mümkün kılmak ve daha çevik ve ölçeklenebilir hâle gelmek üzere topladıkları verilerden yararlanabilir. Veriler için optimize erişim ve aktarım hızı, bugün işletmeler için kritik öneme sahiptir, çünkü izlenecek daha fazla veri hacmi vardır. İşletmelerin zaman içinde büyüdükçe ihtiyaç duyduğu performans, ölçek ve çevikliği sağlayabilen bir platform olması çok önemlidir.
Kendi kendini yöneten veritabanı, bu özellikleri önemli ölçüde artırmaya hazırdır. Kendi kendini yöneten veritabanları maliyetli ve zaman alan manuel süreçleri otomatikleştirdiklerinden, kullanıcıların veri konusunda daha proaktif olmasına olanak sağlar. Kullanıcılar, veritabanlarını oluşturma ve kullanma konusunda doğrudan yetki sahibi olarak hem kontrol ve otonomi kazanıp hem de önemli güvenlik standartlarını koruyabilir.
Günümüzün büyük şirket veritabanları genellikle çok karmaşık sorguları destekleyebiliyor ve bu sorgulara neredeyse anında yanıt vermeleri bekleniyor. Sonuç olarak veritabanı yöneticileri sürekli olarak performansı iyileştirmelerine yardımcı olacak çeşitli yöntemleri denemek durumunda kalıyor. Karşı karşıya kaldıkları yaygın zorlukların bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Tüm bu zorlukların üstesinden gelinmesi zaman alır ve bu durum, veritabanı yöneticilerinin daha stratejik işlevleri gerçekleştirmesini engelleyebilir.
Kendi kendini yöneten veritabanları, geleceğin kasırgasıdır; hiçbir zorluğu ile uğraşmadan en iyi veritabanı teknolojisinden yararlanmak isteyen kurumlar için cazip bir olasılık sunar.
Kendi kendini yöneten veritabanları ince ayar, güvenlik, yedekleme, güncelleme ve diğer rutin yönetim görevleri gibi veritabanlarını yönetmek için gereken pek çok rutin görevi otomatikleştirmek üzere makine öğreniminden ve bulut tabanlı teknolojiden yararlanır. Bu el oyalayan görevlerin otomatikleştirilmesiyle veritabanı yöneticileri, daha stratejik çalışmalar gerçekleştirmek üzere zaman ayırabilir. Kendi kendini yöneten veritabanlarının kendi kendini yönetme, kendi kendine güvenlik sağlama ve kendi kendini onarma özellikleri şirketlerin verilere ilişkin güvenlik ve yönetim faaliyetlerini gerçekleştirme yöntemlerinde devrim yaratarak performans avantajları, daha düşük maliyet ve iyileştirilmiş güvenlik olanaklarını sunmaya hazırdır.
İlk kendi kendini yöneten veritabanı 2017 yılının sonlarında tanıtıldı ve çok sayıda bağımsız sektör analisti kısa süre içinde bu teknolojiyi ve bilişim üzerindeki potansiyel etkisini kabul etti.
Wikibon 2021 raporunda (PDF) kendi kendini yöneten veritabanı teknolojisi şu ifadelerle övülmüştür, “Oracle açık ara en iyi 1. Katman Bulut Veritabanı Platformuna sahip…Wikibon olarak Oracle'ın Kendi Kendini Yöneten Veritabanı ile en güçlü Bulut Veritabanı Platformuna sahip olduğuna inanıyoruz.”
Ayrıca KuppingerCole 2021 Liderllik Pusulası'nda (PDF), "Hiçbir kesinti süresi olmaksızın veritabanı örneklerine ilişkin kullanıma alma, yönetim, ince ayar ve yükseltme süreçlerini tamamen otomatikleştiren Oracle Autonomous Database, Oracle Veritabanlarında saklanan hassas verilerin güvenliğini ve uyumluluğunu önemli oranda artırmakla kalmaz aynı zamanda bu verilerin Oracle Cloud'a taşınması konusunda ikna edici bir temel de oluşturur." ifadesine yer verilmektedir. Oracle Autonomous Database yüksek düzeyde kullanılabilir ve ölçeklenebilir Oracle Exadata mimarisi üzerinde inşa edildiği için veritabanı dağıtımı ihtiyaçlarla orantılı şekilde kolayca ölçeklenebilir.